A. Nedim Erdem: Otellere yangın ruhsatının yanında sigorta zorunluluğu da getirilmeli

Sigorta Dünyası’nın Konuk sayfasında bu ay, TOBB Sigorta Eksperleri İcra Komitesi (SEİK) Başkanı Ahmet Nedim Erdem, Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’deki yangın felaketiyle ilgili sorularımızı yanıtladı. Erdem, yangın güvenliği, sigorta eksperlerinin rolü ve sektördeki eksiklikler üzerine sigorta eksperi perspektifinden değerlendirmelerde bulundu. Ahmet Nedim Erdem, “Yeraltı madenlerinde olduğu gibi, bu yerlerin de yangın ruhsatıyla birlikte aynı zamanda yangın poliçesi yaptırmaları zorunlu hale getirilerek oluşacak kazalarda Yangın Zorunlu Ferdi Sorumluluk teminatları konulmalıdır. Bu poliçeler yaptırılmadan önce, sigorta eksperlerinin yönetiminde, konunun uzmanlarıyla oluşturulacak bir heyetin yılda iki defa tesisleri kontrol etmeleri sağlanmalı ve yeterli önlemlere sahip olmayan işletmelerin ise çalışmalarına kısıt getirilmesinin uygun olacağı değerlendirilmekledir” dedi.

Röportaj: Birant Yıldız

 

Ahmet Bey öncelikle şunu merak ediyoruz: Otellerde yangınlar hangi sebeplerle gerçekleşebilir?

Otellerde çıkan yangınlar, otelin özelliklerine göre farklılık gösterebilir. Ancak genel itibariyle yangınlar, elektrik tesisatlarından, prizlerde unutulan elektrikli cihazlardaki kısa devrelerden, aydınlatma sistemlerindeki aşırı ısınmalardan kaynaklanabilir. Ayrıca, otel mutfaklarında özellikle ızgara veya kızartma yapılan davlumbazlarda biriken yağların tutuşması da büyük bir risk oluşturur. Ocakta tencere veya elektrikli kızartma cihazları açık bırakılırsa, LPG ile çalışan ocaklarda gaz kaçakları meydana gelebilir. Kalorifer dairelerinde, havalandırma motorlarında da yangın riski vardır. Ayrıca bakım çalışmaları sırasında kaynak veya lehim işleri sırasında çevreye sıçrayan kıvılcımlar yangına sebep olabilir. Tüm bunların yanında, personel ve müşteri hataları ile kötü niyet de başlıca yangın sebepleri arasında yer alır.

Saatlerce söndürülemeyen Grand Kartal yangınında 78 kişi hayatını kaybetti.

Peki en önemli soru ise şu: Otellerde yangın çıkmaması için hangi önlemler alınabilir?

Öncelikle otomatik yangın alarm ve ikaz sistemlerinin olması gerekir. Bu algılama sisteminin uyarı panosu, çalışan personelin 7/24 kontrol altında tuttuğu bir alanda bulunmalı. Duman dedektörü ve ısı algılayıcılarının sadece odalarda değil, tesisteki ortak alanlarda ve mutfak, kazan daireleri gibi riski yüksek bölümlerde bulunmasına özellikle dikkat edilmelidir. Bunların yanı sıra şu önlemler de ciddi önem arz eder:

-Mutfak ve restoran bölümlerinde bulunan ızgara ve ocak bölümlerindeki davlumbaz içi yangın söndürme sistemlerinin bulunması.

-Tesis genelinde, otomatik yağmurlama (sprinkler) sistemlerinin olması,

-Tesis içinde yangın tesisatına bağlı yeterli sayıda, itfaiye su alma ağzı ve yangın dolaplarının bulunması ve bunların su kesintilerine karşı özel su depolarının, yangın pompalarının bulunması (elektrik kesintisine karşı bu sistemin jeneratöre bağlı olması),

-Elektrik tesisatlarının alev geciktirici nitelikte olması, panolar içinde gerekli yangın söndürmeye yönelik önleme yöntemlerinin kullanılması gerekir.

Ancak bunların bulunması kadar, çalışır halde olması da çok büyük önem taşır. Bu sistemlerin periyodik olarak bakımlarının yapılarak çalışır halde olduğunun kontrol edilmesi hayati önemdedir.

Alınan önlemler yangını -en azından büyümeden- önlemek için yeterli olabilir mi?

Bu konuda alınacak önlemlerin yanı sıra çalışanların da çıkabilecek yangınlar konusunda ve bu yangınlara ilk müdahalenin yapılması hususunda eğitilmesi gerekir. İlk müdahalede her 100 – 150 m2’de yangın tüplerinin bulunması, bu tüplerin yerlerinin görünür şekilde olması ve işaretlenmesi, tüplerin altı ayda bir yetkili bir kuruluş tarafından kontrollerinin ve dolumlarının yapılması, personele yangın anında nasıl müdahalede bulunacaklarına dair uygulamalı eğitimlerin verilmesi büyük önem taşır.

Bu önlemlerin alınmasıyla birlikte ilk müdahalenin hızlı bir şekilde yapılıp yangınların en azından büyümeden engellenmesi sağlanmış olacaktır.

Yangına müdahale araçlarının bulunmaması büyük hata 

Ülkemizde çok daha fazla yaz oteli olmasına rağmen, böyle bir felaketin gerçekleştiğini ben hatırlamıyorum. Kartalkaya’daki tesis ise bir kış oteli. Felaket boyutundaki bu yangının bir kış otelinde çıkmasının sebepleri nelerdir?

Kış otellerinde müşteriler, yaz otellerine göre kapalı mekanlarda daha fazla vakit geçirmektedir. Bu da bina içerisinde oluşabilecek riskleri arttırmaktadır. Bu hadise özelinde yangının gece yarısından sonra sabaha karşı çıkması ve otel müşterilerinin uykuda olması, bu üzücü olayın bir felaket boyutunda gerçekleşmesine neden olmuştur.

Ayrıca, otelin bulunduğu bölgenin şehir merkezinden uzak olması, sömestr döneminde kalabalığın fazla olması ve bölgede acil yangın müdahale araçlarının bulunmaması insanların kurtarılması için gereken hızlı müdahaleyi geciktirmiştir.

Ancak yukarıda söylediğimiz yangın önleme tedbirleri kadar, yangın çıktığında otelin tahliye edilmesi de bir o kadar önemlidir. Yeterli sayıda kaçış yolunun olması ve kaçış yollarını gösteren uyarı ışıklarının da çalışır halde bulunmasının ne kadar önemli olduğunu bu yaşanan facia ile acı bir şekilde tecrübe ettik.

Yangının otelin en kalabalık olduğu tatil döneminde çıkması tesadüf mü yoksa aşırı yüklenme burada rol oynamış mıdır? Yoğunluğu karşılayabilmek için geçici deneyimsiz personel alınmış olabilir mi ve bu personel risk oluşturabilir mi?

Aşırı yükleme tabii ki her zaman bir risk oluşturacaktır. Ancak bu hadisenin mutfak kısmında açık unutulan bir elektrikli cihazdan başlayarak mutfaktan yayıldığı bilirkişiler tarafından tespit edilmiştir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, personele gerekli yangın müdahale eğitimlerinin verilmesinin yangına ilk müdahale ve yangının büyümeden önlenmesi açısından ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Sigortaya gelecek olursak, bir eksperin otel yangın poliçeleri yapılırken rolünü ve işlevini aktarır mısınız?

Sigorta eksperi poliçe düzenleme öncesinde, eğer sigorta şirketi tarafından görevlendirme yapılırsa, mevcut mevzuat doğrultusunda bir otelde olması gereken yangın ve diğer risklere karşı bulunması gereken önlemlerin, varlığı ve mevcut durumunu belirleyen risk analiz çalışması yapar. Bu analiz çalışmasında önlemlerin yeterli olup olmadığı kontrol edildiği gibi, tedbirlerin yeterli olmaması durumunda, hangi önlemlerin alınarak riskin azaltılabileceğini belirleyen risk analiz raporunu hazırlar.

Üç sigorta şirketinin oteli sigortalamadığı belirtiliyor. Buna rağmen sigortalanması nasıl yorumlanabilir?

Bazı sigorta şirketlerinin yangın riski açısından mevcut önlemlerin yeterli olmaması ve otelin dekorasyonun yangın riskini arttıran bir özelliğe sahip olması nedeniyle sigorta poliçesi düzenlemediği gelen bilgiler arasındadır. Ancak bu bilginin doğruluğu teyit edilememiştir. Poliçeyi düzenleyen şirketin de banka kanalı üzerinde poliçe düzenlediği ifade edilmektedir.  Burada önemli olan nokta, bu risk unsurlarının riski alan sigorta şirketi tarafından nasıl değerlendirildiğidir.

Sizce hasarın maddi ve bedeni ya da sorumluluk boyutu ne kadar çıkacak?

Edindiğimiz bilgilere göre, poliçe bedelinin (Bina + muhteviyat) 300 milyon TL civarında olduğu öğrenilmiştir. Yaklaşık 16 bin m2 kapalı alana sahip olan bu tesiste, oda sayılarına da bakıldığında, 250- 300 Milyon TL civarında maddi hasarın oluştuğu değerlendirilmektedir.

Bedeni ve Sorumluluk kısmı ile ilgili olarak şu aşamada bir şey söylemek çok zor. Eğer sigorta poliçesinde ilgili teminat var ise, sigortacının sorumluluğu poliçedeki teminat limitleri kadar olacaktır.

Bundan sonra böyle bir felaket olmaması için yapılması gerekenler nelerdir? Sigorta sektörünün ve eksperlerin bu konudaki rolüyle ilgili görüşlerinizi de alabilir miyiz?

Öncelikle denetleme mekanizmalarının ilgili birimler tarafından aktif bir şekilde yapılıyor olması gerekmektedir. Mevcut mevzuatın yine ilgili kurumlar tarafından gözden geçirilerek günümüz koşullarına uygun şekilde güncellenmesi gerekmektedir.

Büyük tesislerin, işletmelerin ve otel, AVM, fuar ve kongre merkezleri ile özel okul gibi kamuya açık yerlerin yangın poliçelerinin düzenlenmeden önce, sigorta şirketleri tarafından konunun uzmanı sigorta eksperlerinden oluşan bir ekibe risk analiz çalışmaları yaptırılmalıdır.

Maden kazalarının azalmasında sigortanın etkisi

Yeraltı madenlerinde olduğu gibi, bu yerlerin de yangın ruhsatıyla birlikte aynı zamanda yangın poliçesi yaptırmaları zorunlu hale getirilerek oluşacak kazalarda Yangın Zorunlu Ferdi Sorumluluk teminatları konulmalıdır. Bu poliçeler yaptırılmadan önce, sigorta eksperlerinin yönetiminde, konunun uzmanları ile oluşturulacak bir heyetin yılda iki defa tesisleri kontrol etmeleri sağlanmalı ve yeterli önlemlere sahip olmayan işletmelerin ise çalışmalarına kısıt getirilmesinin uygun olacağı değerlendirilmekledir.

Maden kazalarında, bu tip çalışmalar, 2015 yılından günümüze kadar yapılmaktadır. Sektör tarafından yapılan bu kontroller, madenlerde gerçekleşen kazaları en aza indirmiş durumda olup işlevselliğini de ispatlanmıştır.