Türkiye Sigorta Birliği Başkan adayı ve AcnTURK Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Murat Büyükçelebi, 14 Eylül’deki seçim öncesinde basına bir açıklamada bulundu.
Çelebi, 28 yıla yakın sigortacılık ve 15 yıllık STK deneyimi bulunduğunun altını çizerek, Türkiye Büyük Millet Meclisi dahil yetkili bütün kurumlarla yıllarca hayata geçirdiği işbirliğinin ortaya koyduğu değerle aday olduğunu söyledi. Büyükçelebi, açıklamasında şu hususlara dikkat çekti:
“Hızla gelişen ve değişen günümüzde, sektörümüzün önemi ve rolü de daha kıymetli bir hale gelmiştir. Diğer taraftan da uzunca süredir çözümlenmeyi bekleyen pek çok konuda sorunlar da yaşanmakta ve ister istemez bu durum itibar ve güven problemi yaratmaktadır.
Bunların başında trafik sigortaları, kasko ve sağlık sigortalarındaki müşterinin gözündeki imaj ve benzeri ihtiyacı karşılama noktasındaki fiyatlama problemlerinin geldiğini söylemek doğru olur.
Sektörümüzün itibarını ve güvenilirliğini koruma görevinin bu noktada tüm sigorta şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin olduğunu düşünüyorum. Sadece birkaç kişinin değil, birlik olup ortak akılla yol alabileceğimize inancım tam, işte tam da bu noktada öne çıkan husus mevcut sorunları görmeyi kabullenmekten ve akabinde de çözmek için “ben de varım!” demekten geçiyor.
28 yıla yakın sigortacılık ve 15 yıllık STK deneyimimle, Türkiye Büyük Millet Meclisi dahil yetkili bütün kurumlarla yıllarca hayata geçirdiğim işbirliğimin ortaya koyduğu değerle sigortacılık sektörümüzün bugün ve yarınına gösterdiğim önem, gelecek kaygılarımla “ben de varım!” diyorum.
14 Eylül’de gerçekleşecek olan Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği başkanlığı seçiminde adaylığımı koyarken yıllara dayanan gözlem ve deneyimim artık eyleme geçme zamanının geldiğini ve ortak akıl, iş birliği, tüm sektör paydaşlarının desteğini de arkasına alarak sorumluluk almamın gerekliliğiyle bütünleşti.
Sektör içinde yaşanan sorunların yanı sıra TSB’nin kendi yapısal sorunlarına da odaklanarak, sembolik tabela kurumu olmaktan çıkartıp, itibarlı kimliği ile ortaya koyacağı icraatlerle yarının hazırlığını hep birlikte gerçekleştirerek, misyonuna, vizyonuna uygun şekilde sektörün en büyük kurumu olmasının verdiği güçle tüm sorunları çözen, tanıtım ve bilinçlendirmeyi odağına alıp sigortalılık oranını arttırıp sektörü hak ettiği yere getirmesi gerekmektedir.
Özellikle altını önemle çizmek isterim ki; sigortacı olarak bizlerin birinci görevi vatandaşın bu alandaki ihtiyaçlarını dinleyebilmek ve ona yönelik yapıcı çözümler sunabilmektir. Mevcut zorlayıcı ekonomik ortamda yaratacağımız her bir yenilikçi adımın pek çok yönden fayda ve verimlilik sağlayacağı aşikardır.
Özetlemek gerekirse; yarınlarda daha güçlü bir sektör görebilmek istiyorsak, daha yenilikçi ve de güne ayak uydurabilen, teknolojinin etkisiyle daha da güvenli bir gelecek istiyorsak yapılacak çok işimiz var. Hem vatandaşımızın hayatına fayda sağlayabilmek hem de sektörümüzün itibarını ve de faaliyetlerini güçlendirebilmek adına yapılacak tüm aksiyonlar için çok heyecanlı ve de gönülden hazır olduğumu bu vesile ile tüm meslektaşlarımla paylaşmak isterim.
Netice ne olursa olsun, sigortacılık sektörümüze fayda ve güç sağlamasını temenni ediyorum.”
