Swiss Re Enstitüsü’nün sel baskınlarına odaklanan ekonomik içgörü raporuna göre, 2011-2020 döneminde sel kaynaklı sigortalı kayıplar önceki on yıla kıyasla küresel olarak iki katına çıkarak 80 milyar dolara yükselirken, sigorta penetrasyonu sadece yüzde 18’de kaldı.
İklim değişikliği, yüksek yoğunluklu şiddetli yağmurlar ve kısa süreli sel olayları olasılığının artmasına ve bunun sonucunda sel kaynaklı kayıpların artmasına neden oldu, ancak sigorta kapsamı tehlikeli derecede düşük kaldı.
Reuters’de yer alan habere göre, bu yıl şiddetli yağışlar, Çin ve Güney Kore’deki şehirleri sular altında bırakan ve Hindistan’da su ve elektrik arzını bozan selleri tetiklerken, kuraklık Avrupa genelinde çiftçilerin hasatlarını riske attı.
Şiddetli yağmurlar ve sel de Pakistan’ın üçte birini sular altında bıraktı. Birleşmiş Milletler, bu hafta “benzeri görülmemiş bir iklim felaketi” olarak nitelendirdiği duruma yönelik Pakistan’a yardım çağrısında bulundu.
Amerika Birleşik Devletleri de Kentucky ve Teksas da dahil olmak üzere son haftalarda ve aylarda sellerle karşı karşıya kaldı. Bu tür olaylar sigorta boşluğunu vurgulamakta.
Swiss Re, ABD P&C Başkanı Keith Wolfe, Reuters’e verdiği demeçte, “Kentucky, Mississippi ve Texas’taki son olaylar, sellerin hayatlarımız için ne kadar yıkıcı olabileceğinin üzücü bir hatırlatıcısı. Özel sel sigortası piyasasının son birkaç yılda ilgi görmesine rağmen, bu olaylardan etkilenenlerin çoğu sigortasız.” dedi.
Swiss Re’ye göre, sigorta kapsamının büyüme potansiyeli çok büyük. ABD nüfusunun yaklaşık yüzde 40’ı kıyı yeerlerde ve yüzde 10’u taşkın yataklarında yaşıyor.
Raporda, daha iyi veriler ve karmaşık risk haritalama ve modellemenin sel riskinin daha doğru bir şekilde ölçülmesini sağladığı ve özel sektör sel sigortası pazarının büyümesi için kapsam oluşturduğu belirtildi.