Türkiye Sigorta geniş kapsamlı tarım ürünleri ile üreticilerin sel, don, dolu ve yangın gibi doğal afet ya da iklimsel koşullar nedeniyle oluşabilecek risk ve zararlarını güvence altına almaya devam ediyor. Türkiye Sigorta Genel Müdürü Alper Karayazgan, “Gücümüzü adımızdan alarak çiftçilerimizin ve emeklerinin her zaman yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
Küresel ısınma ve iklim değişikliği riskleri nedeniyle tarım sigortasının artık bir zorunluluk haline geldiğine dikkat çeken Türkiye Sigorta Genel Müdürü Alper Karayazgan tarım sigortalarının, tarım ve hayvancılıkla uğraşan çiftçilerin ürün ve varlıklarını koruması açısından çok önemli olduğunu hatırlatarak, 2020-2021 üretim sezonu için bitkisel ürün sigortası yapılmasına başlandığını ve bu konuda TARSİM’in duyurularda bulunduğunun altını çizdi.
Çiftçilerin tarım sigortası yaptırarak ürünlerini veya hayvanlarını güvence altına alabildiklerini belirten Alper Karayazgan sözlerine şöyle devam etti: “Söz konusu sigorta ile üreticilerimiz, olası ürün veya hayvan kaybı durumunda yaptırmış oldukları sigortadan zararlarını karşılayabiliyorlar. İklim değişikliklerinden kaynaklanan risklerin gündemde olduğu bu dönemde, üreticilerimiz bitkisel ürünlerinde karşılaşabilecekleri risklere karşı, Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıt olarak sigorta prim desteğinden faydalanabilirler. Bunun yanı sıra seralar için Örtü Altı Kayıt Sistemi’ne (ÖKS), büyükbaş, küçükbaş ve kümes hayvanları için Hayvancılık Bilgi Sistemi’ne (HAYBİS), su ürünleri için Su Ürünleri Kayıt Sistemi’ne (SKS), arıcılık (arılı kovan) için Hayvancılık Bilgi Sistemi (HAYBİS) ve Arıcılık Kayıt Sistemi’ne (AKS) işletme kayıtlarını yaptırmaları gerekiyor”.
TARSİM Büyük Bir Başarı Hikayesi
2006 yılında hayatımıza giren Devlet Destekli Tarım Sigortaları Sistemi ve bu yapının işletici kurumu Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş’nin (TARSİM) gelinen noktada büyük bir başarı hikayesi yazdığının altını çizen Alper Karayazgan, “Tarım ve hayvancılık sektöründe her türlü riske karşı kapsamlı güvence sunan TARSİM, bu konuda sigorta bilincini adım adım geliştiriyor. Aniden ve şiddetli bir şekilde meydana gelen sel-su baskını, hortum, don ve dolu hadiseleri, aşırı sıcaklarla kuraklık ve hayvanların hastalıktan kırılmasıyla sıklıkla karşılaşıyoruz. Bu felaketlerle tüm emekler heba olurken, sigortası olmayanlar her şeye yeniden başlamak durumunda kalıyor. TARSİM’in ve tarım sigortalarının bu risklere karşı önemli bir güvence olduğu unutulmamalı. Türkiye Sigorta olarak, sigorta bilincinin üretici ve yetiştiriciler nezdinde yaygınlaştırılması, tarımda sigortalılık oranının artırılması amacımız doğrultusunda çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. 2020 yılı itibarıyla Bitkisel Ürün Sigortalarında ve Hayvan Hayat Sigortalarında teminat kapsamında olan risklere ve ürünlere ilavelerle çiftçilerimiz için güven unsuru olmaya devam ediyoruz” dedi.
Devletten %50-60 Oranında Karşılıksız Prim Desteği
Ürünler, riskler, bölgeler ve işletme ölçekleri bazında Devlet tarafından sağlanacak prim desteği miktarlarının her yıl Cumhurbaşkanlığı kararı ile belirlenmekte olduğunu hatırlatan Karayazgan sözlerine şöyle devam etti, “2020 yılı itibarıyla bitkisel ürünlerini, seralarını, büyük ve küçükbaş hayvanlarını, kümes hayvanlarını, su ürünlerini ve arılı kovanlarını sigortalayan üreticilerimizin ödemesi gereken sigorta priminin yüzde 50’si (don teminatında 66,6 sı), İlçe Bazlı Kuraklık Verim Sigortasında yüzde 60’ı Devlet tarafından karşılıksız destek olarak karşılanmaktadır. Bitkisel Ürün Sigortası’nda, müşterek sigorta seçenekli tarifede, devlet prim desteği tutarı, standart tarifedeki tutar kadardır. Burada amaç; üreticileri, sigorta yaptırmaya teşvik etmektir” diye konuştu.
Türkiye Sigorta Yüzde 61 Pazar Payı İle Sektör Lideri
Sigorta sektöründeki liderlik vizyonu ile tarım sigortaları alanında da etkin bir rol oynadıklarının ve TARSİM’e üye en güçlü şirketlerden bir olduklarının altını çizen Karayazgan, “Türkiye Sigorta, satış kanalları etkin olan banka şubeleri, ülke geneline yayılan geniş acente ve broker kanalı ile sinerjisini üst seviyeye taşımaktadır. Şirketimiz, Tarım Sigortası branşında yaklaşık 720 bin adet poliçe ve 1,6 milyar TL’lik prim üretimi ile sektörde yüzde 61’lik pazar payına sahiptir. Tarsim hasar süreçlerinde kurumla gerekli iletişim kurularak hızlı bir şekilde yürütülmektedir. Güncel bir örnek de paylaşmak isterim. Geçtiğimiz aylarda Antalya’nın Kumluca ve Finike ilçelerinde etkili olan dolu ve fırtınanın ardından sigortalı üreticilerimizden 2 bin civarında hasar ihbarı alındı ve sahadaki ekspertiz çalışmaları hızlıca başladı. Titizlikle yürütülen ekspertiz sürecinin sonunda sigortalı üreticilerimize TARSİM kapsamında hasar ödemeleri yapılmaya başlandı. Ekim ayı sonu itibarıyla fırtına ve doludan ötürü seralarda meydana gelen hasar tespitleri sonucunda, sigortalı üreticilere yaklaşık 22 milyon TL ödeme yapıldı. Yine bu ilçelerimizde bitkisel ürün ve sera sigortaları branşlarında yıl sonuna kadar toplamda yaklaşık 62.5 milyon TL tazminat ödemesi yapılmış olacak. Üreticilerimize tavsiyemiz, %67’ye varan devlet prim desteğinden faydalanarak, tarım sigortalarını en kısa zamanda yaptırmaları ve emeklerini beklenmedik risklere karşı mutlaka koruma altına almaları. Çiftçilerimize emeklerinin heba olmaması ve doğal afetlerden dolayı oluşan zararlarının karşılanması için tarım sigortası yaptırmalarını bir kez daha önemle hatırlatmak isterim. TARSİM geneline bakacak olursak 20 Kasım 2020 verilerine göre 1,8 milyon adet poliçe ve 2,6 milyar TL prim üretimi ile 22 milyon dekarlık alan ile 8,5 milyon büyükbaş/küçükbaş hayvan sigortalanmış ve 1 milyar 48 milyon TL hasar tazminatı ödemesi gerçekleştirilmiştir.” şeklinde konuştu.