Kıdem tazminatının “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi” adı altında fona dönüştürülmesine yönelik çalışmaları değerlendiren BES şirketleri, bu konudaki gelişmeler konusunda oldukça heyecanlı. Henüz kendilerine bir bilgi gelmemiş olmasına karşın, şirketler altyapı çalışmalarını başlatmış durumda.
Kıdem tazminatının fona dönüştürülmesine yönelik Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen çalışmalar devam ediyor. Uygulamanın detayları henüz netleşmese de genel çerçevesi itibariyle şekillendiğini söylemek mümkün. Şu ana kadar elde edilen bilgilere göre, fonların yönetimi İşsizlik Fonu’ndaki gibi devlette değil, özel sektörde olacak.
Bilindiği üzere, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES), ilk olarak 2019 Ekim ayının başında dillendirildi ve 2020-2022 dönemini kapsayan üç yıllık Yeni Ekonomi Programı’nın (YEP) en dikkat çeken başlıklarından biri oldu. 2017 yılında başlayan otomatik katılımda; çalışanlar, maaşlarından kesilerek sisteme aktarılan katkı paylarına karşılık, devlet katkısı almaya da hak kazanıyordu. YEP’te belirtilen TES’te ise devlet katkısı devam ederken, çalışanlar gibi işverenlerin de katkıda bulunması sağlanarak üç paydaştan toplanan katkıların, çalışanlar adına bireysel hesaplarda biriktirileceği planlandı.
Salgınla öncelikler değişti
Salgınla birlikte Hükümetin öncelikleri değiştiği için bu konu gündeme gelememişti. Normalleşme ile birlikte TES, raftan indirildi ve ilgili kamu kurumları tarafından üzerinden çalışılmaya başlandı. Son gelişmeler, TES ve kıdem tazminatı fonu kapsamındaki çalışmaların 2022 başında hayata geçeceğini gösteriyor. Ancak, bu güne kadar bu fonları yönetmesi planlanan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) şirketleriyle paylaşılmış bir bilgi bulunmuyor.
DÜNYA’ya açıklama yapan sektör temsilcileri, her ne kadar kendileriyle direk iletişime geçilmemiş olsa da, dünyadaki örneklerini de inceleyerek şimdiden çalışmaya başladıklarını, önümüzdeki 1,5 yıllık süreçte altyapı hazırlıklarını ve pilot çalışmaları tamamlayacaklarını aktardılar.
“1 taşta 2 kuş vurulacak”
Düzenlemeyi hem ülke hem de sektör için olumlu bulan AvivaSA Genel Müdürü Fırat Kuruca ise, yaşanan ekonomik zorluklara dikkat çekerek, “BES ve TES’i en önemli yapısal reformlardan biri olarak görüyorum. Ülkemiz sık sık ekonomik krizlere giriyor. Bunda ana sebeplerden biri de tasarrufların ülkeye yetmemesi. Gelişmiş ülkeler benzer sistemlerle devasa fonlar kurdular ve trilyon dolarlar yönetiyorlar. Ama Türkiye’de böyle bir şey yok. Bu tarz fonların büyümesi, sermaye piyasalarının derinleşmesi için de çok önemli. Diğer taraftan, kıdem tazminatı toplumsal bir konu. Çalışanların belli bir kısmı alıyor, ama yüzde 90’lık büyük kesim buna ulaşamıyor. Bu haliyle baktığımızda 1 taşta 2 kuş vurulabilir gibi görünüyor” açıklamasında bulundu.
Henüz düzenleyici kurumlar ile bir görüşmelerinin olmadığını aktaran Kuruca, “Paydaşların hepsi yüzde 100 mutlu olabilir mi, bilmiyorum. Sanırım, komple kıdem tazminatını fona aktarmak yerine ara yol bularak hibrit bir model üzerinden ilerleniyor. Bu reformların somutlaşması hem ülke hem de bireyler için önemli” dedi. “
’Tamamlayıcı emeklilik’ demek doğru değil”
Tamamlayıcı emeklilik sistemi adı altında halen var olan çok sayıda uygulamanın birlikte düşünülmesi, tasarlanması denetim ve düzenleme altyapısının oluşturulması gerektiğini aktaran Adendum Aktüerya Emeklilik Danışmanlık Yönetici Ortağı Ali Haydar Elveren, bu şekilde etkinliğin artacağını söyledi. Elveren, “Yakın dönemde tartışılmaya başlanan tamamlayıcı emeklilik sistemi diğer emeklilik uygulamalarına ilişkin herhangi bir bütünleşik yapı öngörmüyor. Konu, kıdem tazminatının kısmen veya tamamen fonlu hale getirilmesi şeklinde lanse ediliyor. Ülkemizde kıdem tazminatı sisteminin oldukça büyük eksiklikleri ve sorunları var. Bu konu çok taraflı hem politik, hem idari hem finansal hem de aktüeryal birçok konunun çok fazla paydaş ile birlikte çözüm üretilmesini zorunlu kılmaktadır” açıklamasında bulundu.
Önerilen sisteminin tamamlayıcı emeklilik olarak lanse edilmesinin doğru olmadığını vurgulayan Elveren, “Onun yerine fonlu kıdem tazminatı hesabı denebilir. Halen bireysel emeklilik sistemi, vakıf ve sandıklar tamamlayıcı emeklilik sunuyor ve milyonlarca kişi bu sistemlere katkıda bulunuyor. Burada yaratılacak kavram kargaşası yeni sistemin getireceği ek kazançların bazılarını yok edebilir” diye konuştu.
“Vatandaş fonun nerede değerlendirildiğini bilecek”
Haberde isminin açıklanmasını istemeyen bir kaynak, “Kamu resmi bir taslak paylaşmadı, biz de gelişmeleri basından öğreniyoruz. Ancak, fonlu sistemlerin doğru sistemler olduğunu düşünüyoruz. Devletimiz bize çalışın derse, çalışırız” dedi.
Hazırlığın boyutundan haberdar olmadıklarını aktaran sektör temsilcisi, vatandaşın doğru bilgilendirilmesi gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi; “İşsizlik Fonu’nda yönetim devlette ve kimse nerede değerlendirildiğini bilmiyor. Fakat bu çalışmada fonları özel şirketlerin yöneteceği söyleniyor. Böyle olunca vatandaş fonun nerede değerlendirildiğini bilecek. Birikimlerin fonda toplanması ve çalışanların kendi tercihleri ile yön vermesi önemli. Yani her bir çalışan emekliliğe dair birikimlerini kendisi dizayn edecek. Getirisinden memnun değilse, birikimini başka bir tarafta değerlendirecek. Biz sadece operasyonel işlemleri yapacağız.”
Sigorta şirketlerinin bugün itibariyle BES tarafında 6.8 milyon kişinin 130 milyar liradan fazla birikimini değerlendirdiğini hatırlatan ve bunu çok başarılı bir şekilde gerçekleştirerek rüştünü ispat ettiğini kaydeden sektör temsilcisi, “Kıdem tazminatları için oluşturulacak olan fonlar da aynı BES fonları gibi yönetilecek” dedi.