Gıda, beslenme ve sağlık konularında geliştirdiği projelerle toplum sağlığının geleceğine yatırım yapan Sabri Ülker Vakfı, Türkiye’de 65 yaş ve üzeri yaşlı nüfusun %63,5’inin kilo fazlalığı yaşadığının altını çizerken, yaşam tarzında yapılacak küçük değişikler ile ilerleyen yaşlarda sağlığın korunabileceğinin altını çiziyor.
Kurulduğu 2009 yılından bugüne, gıda, beslenme ve sağlıklı yaşam bilincinin gelişmesine katkı sağlamak, topluma bu konulardaki en doğru, güncel ve bilimsel bilgiyi aktarmak hedefiyle çalışmalarını sürdüren Sabri Ülker Vakfı, hayatın en güzel dönemlerinden olan yaşlılık döneminde sağlığı korumak ve geliştirmek, hastalıkları önlemek için kolayca uygulayabileceğiniz önemli ipuçları paylaşıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu 2018 yılı verilerine göre nüfusumuzun %8.8’ini 65 yaş ve üzeri bireyler oluşturuyor, 2050 yılında bu oranın %20,8’e çıkacağı tahmin ediliyor. Yaş almak bazen sağlık sorunlarını da beraberinde getirebiliyor. “Ben eskiden şu tepeyi koşarak çıkardım” ile başlayan cümleler, kaslardaki güçsüzlük ve zayıflama sonucunda çabuk yorulma ile sonuçlanıyor. Hareketsizlik ile yetersiz ve dengesiz beslenme sonucunda alınan kilolar “Evlendiğimde 48 kiloydum” söylemlerinin arkasına saklanıyor.
Daha sağlıklı yaş almak, hastalıkları önlemek ve şeker hastalığı, tansiyon vb. hastalıkları kontrol altında tutmak için yapılacaklara, aşağıdaki önerileri yaşamınızın bir parçası haline getirerek başlayabilirsiniz.
- Yeterli-dengeli beslenerek besin çeşitliliği sağlayabilir, ideal vücut ağırlığının kazanılması ve korunmasını sağlayabilirsiniz.
- Kas gücünü arttırmak ve yaşla birlikte yaşanan kemik kırılmaları gibi sorunların önüne geçebilmek için günlük fiziksel aktivitenizi arttırabilirsiniz. Torunlarla yapılan ufak yürüyüşler, otururken ailece yapılabilecek hareketler ile kalsiyumdan zengin süt, yoğurt, peynir, yumurta, kurubaklagil ve koyu yeşil yapraklı sebzelere günlük diyetinizde yer verebilirsiniz.
- Sindirime yardımcı olması ve boşaltımı desteklemesi için posa-lif içeriği yüksek sebze ve meyveler ile kuru baklagiller ve tam tahılları uygun miktarlarda her gün tüketmeye özen gösterebilirsiniz.
- Hipertansiyon, kalp-damar rahatsızlığınız varsa tuz ve tuz içeren besinlerin tüketimini azaltmaya; muz, kayısı gibi potasyum içeriği yüksek besinlere beslenme düzeninizde daha fazla yer verebilirsiniz.
- İlerleyen yaşla birlikte vücutta azalan su miktarını göz önünde bulundurarak günde en az 2-2.5 litre sıvı tüketmeye özen gösterebilirsiniz. Bu amaçla taze sıkılmış meyve suları, ayran, cacık, süt ve en önemlisi de suyu gün içine dağıtarak içebilirsiniz.