İstanbul Bilgi Üniversitesi Örgütsel Psikoloji Yüksek Lisans Programı, iş yaşamını ulusal ya da uluslararası ölçekte ilgilendiren konuları tartışmaya açmak üzere “İş Yaşamında Ertelenemeyecek Konular” etkinliğinin üçüncü oturumu “Kent, Trafik ve Çalışma Hayatı” temasıyla gerçekleştirdi. Deniz Yüce’nin yönetmenliğini yaptığı; BİLGİ Örgütsel Psikoloji Yüksek Lisans Program Direktörü Doç. Dr. İdil Işık’ın trafik psikolojisiyle, Doç. Dr. Kevser Üstündağ’ın şehir planlama ve yaya haklarıyla, Yeşim Ayöz’ün ise trafik mağdurlarına dair savunuculuğuyla ilgili çalışmalarını aktardığı “Şimdi Geçebilirsiniz!” belgeseli ilk kez gösterildi.
“Şimdi Geçebilirsiniz!”
Belgeselin yönetmenliğini yapan Deniz Yüce “Belgeselimiz ulaşım ve trafik sorunlarını üç kadının perspektifinden değerlendirirken, kadının bulunduğu her alanda değişimin öncüsü olduğu gerçeğini bir kez daha bizlere hatırlatıyor. Trafik ve ulaşım sorunları hep birlikte bu sorunlara eğildiğimiz zaman çözülebilecek. Amacımız belgeselimiz ile her kesime ulaşmak ve bu sorunların çözümünün bir parçası olduklarını göstermek” dedi.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Örgütsel Psikoloji Yüksek Lisans Direktörü ve uzun yıllar belgesele konu olan trafik olgusuna psikoloji perspektifinden yaklaşan çalışmalar yürüten Doç. Dr. İdil Işık, trafik sistemini güvenli hale getirmek için çok farklı meslekler ve uzmanlık alanlarından kişilerin, trafikte can güvenliğini sağlama kararlılığı ile bir araya gelmesi gerektiğini söyledi. Işık, “Biz belgeselde de görüleceği gibi psikolog, şehir plancısı ve kazalar sonucunda mağdur haklarını savunan bir uzman olarak bir araya geldik. Deniz Yüce, bir sanatçı gözüyle konuya odaklandı. Bisiklet kullanıcılarının ve yayaların haklarını savunan dernekler, karayollarındaki teknik problemleri çözmeye odaklanan mühendisler, raylı sistem ve deniz ulaşımını talep eden kesimler de bu mücadelenin içinde yer aldı. Engelliler erişim haklarını savunmak için burada taleplerini dile getirdi. Yani, Türkiye’de trafik kazalarının önlenebilmesi için kendi uzman bilgilerini tutkuyla bu probleme yansıtabilecek çok sayıda insan olduğunu biliyoruz. Her gün onlarca insanın ölmesine dur diyebilmek için bu belgesel bir çağrı olarak düşünülebilir.” dedi.
Kaza değil ihlal
Trafik Magdurlari Platformu Kurucusu ve Gazete Trafik Yayın yönetmeni Yeşim Ayöz ise trafikteki dikkatsizliğin ve kural ihlalinin bir kazaya değil ölümlere sebebiyet verdiğini vurguladı. Ayöz, “Trafik kuralı ihlali sonucunda yaşanan ölümlerin sebebini ‘trafik kazası’ olarak adlandırdığımızda bunun bir kaza sonucu olduğunu söyleyerek etkiyi hafifletiyoruz. Bu nedenle öncelikli olarak kullandığımız dili değiştirmemiz ve bunun bir kaza değil insan hayatına mal olan bir çarpışma olduğunu vurgulamamız gerekiyor” dedi.
Sokaklar bizim
Türkiye’de ilk kez hazırlanan ulaşım ana planı çalışmalarında yer alan Kevser Üstündağ, “İstanbul’da belediyeler ve STK’lar yardımıyla ‘Sokak Bizim’ etkinliğini düzenledik. Düzenli olarak yaptığımız etkinliklerde trafik akışını keserek ve sokaklardaki araçları kaldırarak sokakları vatandaşlar için bir yaşam alanına, çocuklar için oyun alanına dönüştürdük. Böylelikle yıllar içinde toplu taşıma ve bisiklet gibi alternatif ulaşım araçlarıyla ilgili bir farkındalık oluşturduk” dedi.
Güvenli sürüş eğitimleri İK araç tahsis prosedürlerine eklenmeli
PepsiCo Türkiye’den Oya İleri ve Kurtuluş Biber, kurum bünyesinde hayata geçirdikleri “Seninle Daha Güvenli” başlıklı sosyal sorumluluk projelerinin detaylarını katılımcılarla paylaştı. Proje sayesinde günün büyük bir bölümünü trafikte geçiren mavi yakalıların dikkatli ve sorumluluk sahibi sürücülere dönüştüklerini aktardı. Güvenli sürüş eğitimini iş güvenliği eğitimi gibi zorunlu bir eğitim haline getirdiklerini aktaran Kurtuluş Biber, İK Araç Tahsis Prosedürlerine benzer eğitimlerin eklenmesi gerektiğini belirtti. BİLGİ Örgütsel Psikoloji Yüksek Lisans Programı Mezunu Ece Işık ise bitirme projesine konu olan çalışması “Trafikte Bilinçli Farkındalık Projesi” ile çok yoğun stres altında çalışanların, mindfulness yoluyla trafikte anda kalma bilinci edinebildiklerini ve bu sayede uzun süre trafikte kalmaları durumunda “otopilot”a geçmelerini engelleyebildiklerini, öfkelerini kontrol altına alabildiklerini paylaştı.
Motosiklet kullanımını teşvik etmek çözüm olabilir
Motosiklet kullanımının yaygınlaşmasının İstanbul gibi bir “megapol” için çok önemli olduğunu vurgulayan kıdemli muhabir Gökhan Karataş, “Trafik konusunda atılabilecek en önemli adımlardan biri, araç ve motosiklet kullanıcılarının eşit haklara sahip olduğu bilincinin yerleştirilmesi sonrasında ise motosiklet kullanımının yaygınlaştırılmasıdır” dedi.
Son 20 yıl içinde trafik kazalarında ölüm oranları değişmedi
Radyo Trafik’ten Cezayir Doğan trafik kazaları nedeniyle ölümlerin son 20 yılda hiç değişmediğini sadece araçların iyileşmesinden kaynaklı çok düşük oranda bir iyileşme olduğunu vurguladı. Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği’nden Süleyman Akbulut, kaza sonrası yaralıları bırakıp kaçma oranın üç kişide bir olduğuna dikkat çekerek, “Bu konuya bir çözüm üretebilmek için tüm bakanlıkların bir araya gelerek oluşturacağı bir eylem planına ihtiyaç var” dedi. İTÜ IstanbulON Kentsel Hareketlilik Laboratuvarı’ndan Doç. Dr. Eda Beyazıt İnce, yaya erişiminin sağlanmasına odaklı bakışla kentsel meselelerin tartışmaya açılmasının çok önemli olduğuna dikkat çekti.