Klara Kandiyoti’nin hayatını kaybetmesinin ardından iki eski mesai arkadaşı Sema Tüfekçiler ve Hüsamettin Doğramacı kendisiyle ilgili birer yazı kaleme aldı. Yazıları aşağıda okurlarımızla paylaşıyoruz:
Sema Tüfekçiler: Klara Hanım…
Değerli sigortacı Klara Hanım ile 1998-2002 yılları arasında Bayındır Sigorta’da omuz omuza, şirketin çok zor dönemlerinde beraber çalışma fırsatı bulabildim. Kendisi o dönemde 70’li yaşlarının başında olmasına rağmen her sabah iş kıyafetlerini pırıl pırıl giymiş, saçları her zaman gayet bakımlı ve ruju eksik olmaksızın her gün bir kokteyle katılacakmış̧ gibi çok şık bir şekilde ofise gelirdi. O dönemde ofis içinde, çalışma ortamında sigara içilirdi, biri bitmeden diğerini mutlaka yakardı, sigarayı içerkenki keyfi, benim gibi hayatında hiç sigara içmemiş, hatta sigaradan nefret eden birini bile hayranlıkla seyrettirirdi. Kendisi adeta ayaklı kütüphane gibiydi, özellikle sigortacılık konusunda ve fakat aktüel tüm bilgilerle donatılmış eşsiz bir kadındı. Kendi dönemine ait bana göre cesurluk abidelerinden bir tanesi idi, hayat mücadelesinde tek başına ayakları üzerinde, tüm hayatını kızına adamış olarak bitmeyen mücadele aşkıyla ve bunlara rağmen de bizlere hep kılavuzluk ederek ve umudunu hiç kaybetmeksizin çalışma hayatını devam ettirirdi.
Yazılarını eşsiz el yazısı ile yazar, Türkçeyi mükemmel kullanır, imla hatası yapmamaya aşırı özen gösterir, noktalama işaretlerini doğru yerlerde kullanır ve kendisinden bir bilgi istenildiğinde bunu etraflıca araştırır ve önümüze anahtar teslim bir şekilde koyardı. O dönemde ben otuzlu yaşlarımda olmama rağmen onun hafızasına hayran kalırdım. Bu kadar şeyi nasıl aklında çok düzenli bir şekilde tuttuğunu hep merak ederdim. Şık gözlükleriyle şöyle bir alttan bakar ve sigaradan hafif çatlamış olan sesi ile hemen size en ince detayına kadar ihtiyacınız olan her şeyi büyük bir heyecanla anlatmaya başlardı.
Sigortacılık konusunda o kadar bilgiliydi ki onun sözlerinin üstüne herhangi bir söz söylenmezdi, işini zevkle ve keyifle yapar ve hiçbir zaman işten gocunmazdı.
Acente Toplantılarında ilk dansı hep o, zarif bir biçimde açardı, girdiği her ortama ayak uydurabilen çağının çok ötesinde entelektüel bir kadındı. O dönemde birlikte çalıştığımız şirketin çok büyük bir projesi olan Pakistan oto yol projesi için tüm klozları ve özel şartları hem Türkçe hem de İngilizce olarak beraber hazırlamıştık, işini titizlikle yapar, hatalı işine asla rastlanmazdı.
Gençlerle arası çok iyi idi, onlara hayat dersleri verir ve dinleyenlerine yol gösterirdi.
Hediye almaya bayılırdı ama en çok hediye vermek onun için çok özel bir ritüeldir. Hiç kimseye öylesine bir hediye aldığını görmedim, hep kişiye özel alır ve mutlaka özenle paket eder ve muhakkak yine el yazısıyla olmak kaydı ile kişiye özel mesajını yazmayı ihmal etmezdi.
Kendisini hep bu güzel anılar ile hatırlayacağız, ışıklar içinde huzurla yatmasını diliyorum. O tüm genç kadınlara örnek olacak, çok güçlü ve örnek bir kadın olarak içimizde yaşayacak.
Hüsamettin Doğramacı: Klara Kandiyoti…
3,5 yıl Bayındır Sigorta’da birlikte çalıştığımız mesai arkadaşım. Şirketimizi tasfiye ettiğimiz en sıkıntılı o zor günlerde; güler yüzüyle, gayreti ve çalışkanlığıyla, disiplinli çalışma anlayışıyla ve pratik yaklaşımlarıyla ekibimize örnek olan ve ilham veren bir arkadaşımızdı.
Şirketimizin alacaklarını tahsil yolunda reasürans şirketleri ile görüşmelerimiz ve sıkı pazarlıklar sonucu başarılı sonuca ulaşmamız onun yerli ve yabancı reasürans şirketleri nezdindeki itibarı ve güven verici kişiliği sayesinde olmuştu.
70 yaşını aşkın bir çağında öğrenme azmi ve hevesi beni çok etkilemişti. O tarihe kadar hiç kullanma imkanı bulamadığı bilgisayar ve Internet’le tanışmasındaki heyecanını, sonraki emeklilik döneminde sosyal medyadaki aktifliğini ve bu sayede sevgili kızı ile internet üzerinden de görüşebilme sevincini sevgi ile hatırlıyorum.
Klara Hanımla dostluğumuz ailece görüşmelerimizle devam etti. Bana hatıra olarak hediye ettiği İspanyolca-Fransızca eski sözlüğünü değerli bir anı olarak saklıyorum.