Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO) 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe sokacağı ve denizcilikte kullanılan yakıtların sülfür oranlarının yüzde 0.5’i geçemeyeceği yönündeki regülasyon, Institute of Chartered Shipbrokers (ICS) tarafından gerçekleştirilen IMO 2020 – SULPHUR CAP seminerinde masaya yatırıldı. Howden Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Denizcilik Sigortaları Lideri Bozidar Ljubisavljevic’in de ICS’in daveti üzerine katıldığı seminerde yürürlüğe girecek bu regülasyonun getireceği riskler deniz sigortaları açısından değerlendirildi.
Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO), 1 Ocak 2020 tarihi itibariyle yürürlüğe girecek regülasyon ile, denizcilikte kullanılan yakıtların sülfür oranlarının yüzde 0.5’i geçemeyeceğini açıkladı. Dünya gemicilik endüstrisi, bu regülasyonun tarihinin en önemli uygulamalarından biri olacağı ve çevreyi korumak adına çok büyük faydası olacağı konusunda hemfikir olsa da, geçiş sürecinde gemi sahiplerinin ciddi operasyonel ve teknik sorunlarla karşılaşmasından endişe ediliyor.
Institute of Chartered Shipbrokers tarafından gerçekleştirilen IMO 2020 – SULPHUR CAP seminerinde söz konusu regülasyonun getireceği risklerin gemi kira sözleşmeleri ve denizcilik sigortalarındaki stres testleri ve teknik operasyonlar konuşuldu.
Yeni regülasyonun getireceği riskler deniz sigortaları açısından ele alındı
Howden Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Denizcilik Sigortaları Lideri Bozidar Ljubisavljevic, IMO’nun düzenlemesinin sektör için önemine dikkat çekerek, seminerde bulunma amaçlarının yeni regülasyonun getireceği riskleri sigorta açısından ele almak ve risklerin nasıl teminat altına alınabileceği konusunda bilgi sağlamak olduğunu söyledi.
Ljubisavljevic, deniz sigortalarındaki tasarımları müşteri beklentilerini merkeze koyarak oluşturduklarına dikkat çektiği sunumunda, uluslararası deneyimleri yerel olarak sunmanın hizmetlerinin temel direklerinden biri olduğunu belirtti.
Denizcilik sigortalarının Howden için giderek önem kazanan bir alan olduğunu söyleyen Bozidar Ljubisavljevic, bu anlamda Türkiye’ye de ayrı bir önem verdiklerini ve Türk gemicilik endüstrisi ve sigorta camiasında gittikçe daha aktif olduklarını açıkladı.
Ljubisavljevic, Howden’ın uluslararası tecrübesi ve yerel kabiliyetlerini müşterilerinin operasyonel risklerinin hasara dönüşmeden azaltılması için kullandıklarını, dünya çapında en büyük deniz sigortası aracı ekiplerinden birinin parçası olarak poliçe yenilemelerinde mükemmel hizmet vermenin yanı sıra, bilgi birikimlerini kullanarak müşterileriyle beraber hızlı hareket edebilmelerinin gemicilikte operasyonel risk ve beklenmeyen maliyetleri azaltığını ve bunun da Howden’ı rakiplerinden ayıran önemli bir unsur olduğunu dile getirdi.