“Ayak ve ayak bileği ağrısına yol açan birçok neden vardır. Ayağın eklem ve kemik yapılarından kaynaklanan artroz (kireçlenme), inflamatuar romatizmal hastalıklar (romatoid artrit, gut gibi), travmalar (zedelenme, burkulma, kırık), yapısal deformiteler (düz tabanlık, taban arkının aşırı kavisli olması), topuk dikeni, plantar fasit, morton nöroması, hallux valgus gibi nedenlerle oluşabilir.”
Ayak ağrısı çoğu insanın önemli bir yakınması olmaktadır. Ayak 26 kemik, 30 küçük eklem, kaslar, tendonlar, bağlar ve sinirlerden oluşan karmaşık bir yapıdır. Tüm vücut yükünü taşır.
Ayak ve ayak bileği ağrısına yol açan birçok neden vardır. Ayağın eklem ve kemik yapılarından kaynaklanan artroz (kireçlenme), inflamatuar romatizmal hastalıklar (romatoid artrit, gut gibi), travmalar (zedelenme, burkulma, kırık), yapısal deformiteler (düz tabanlık, taban arkının aşırı kavisli olması), topuk dikeni, plantar fasit, morton nöroması, hallux valgus gibi nedenlerle oluşabilir.
Topuk ağrısı sık karşılaşılan bir yakınmadır. En sık ayak tabanındaki plantar fasya adı verilen topukla ayak parmaklarını birleştiren bandın gerginliği, zorlanması ve inflamasyonu sonucu oluşan “plantar fasit” tablosu bu bölgede ağrıya yol açar. Sert zeminde taban desteği iyi olmayan ayakkabı giyerek uzun süre ayakta çalışmak veya uzun süre yürümek, koşmak ve ayak taban arklarının bozukluğu (düz taban, yüksek arklı taban) bu duruma yatkınlık yaratır. Bu bandın topuk kemiğine birleştiği yerde gelişen kemiksi çıkıntı ise topuk dikeni olarak adlandırılır. Yürürken ve ayakta dururken ağrı oluşur. Sabah yataktan kalkınca ağrı belirgindir, bir süre yürüdükten sonra bu bant esneyeceği için ağrı azalır ancak uzun süre yürüdükten sonra ağrı yeniden başlar.
Topuk dikeni ve plantar fasit tedavisinde tabanlık kullanmak, uygun taban desteği olan ayakkabı seçimi, germe egzersizleri önerilir. Erken dönemde ağrılı bölgeye buz uygulamak, yürümeyi ve koşmayı azaltmak gerekir. Ancak ağrı kronikleştiğinde bu önlemler yeterli olmaz; lazer, ESWT, ultrason gibi çeşitli fizik tedavi uygulamalarına başvurulmalıdır. Ağrılı bölgeye kortizon enjeksiyonu tedavisi de olumlu sonuçlar vermektedir. Ağrı azalınca düzenli olarak germe egzersizleri, taban kaslarını güçlendirme egzersizleri ve denge egzersizleri yapılmalıdır.
Sert ayakkabı giymek ve zorlayıcı koşu yapmak gibi nedenlerle topuk arkasında Aşil tendonunun kemiğe birleşme yerindeki dokuda sertleşme, kızarıklık ve şişlik oluşur (retrokalkaneal bursit). Tedavide topuk yükseltici ortez kullanmak, uygun ayakkabı seçimi, buz uygulaması, ağrı azaldıktan sonra ise Aşil germe egzersizleri yapılmalıdır.
Ayak bileğinin iç kısmında sinir sıkışması “tarsal tünel sendromu” adıyla anılır. Genellikle ayak bileğinin iç tarafından ayak tabanına ve parmaklara yayılan yanma, uyuşma, karıncalanma ve ağrı şeklinde belirtiler verir. Aşırı yürüme, zorlayıcı egzersiz gibi durumlardan sonra yakınmalar başlayabilir. Tanı muayene ve EMG ile konur.
Ayağın tarak kemikleri bölgesinde görülen ağrı “metatarsalji” olarak adlandırılır. Koşu, zıplama, uzun yürüme bu bölgeye aşırı yüklenme oluşturarak ağrıya yol açabilir. Ayakkabı içinde metatars pedi veya tabanlık kullanmak, ağrılı dönemde yürüme ve koşuyu sınırlandırmak, germe egzersizleri yapmak önerilir.
Morton nöroma, genellikle 3. ve 4. parmakların tarak kemiklerinin arasında görülen, sinir dokusunun sıkışma ve kalınlaşmasıyla ile oluşan bir tablodur. Yüksek topuklu ve parmak kısmı dar ayakkabı giyen, ayak parmak ve taban deformiteleri olan kimselerde, koşu gibi ayağını zorlayıcı spor yapanlarda daha sık görülür. Ayak parmaklarına yayılan uyuşma, karıncalanma, ağrı gibi yakınmalara yol açar. Tedavide metatars bölgesi destekleri, germe egzersizleri, kortizon enjeksiyonu yapılabilir. İnatçı olgularda cerrahi tedavi gündeme gelir.
Başparmağın dış tarafında zaman içinde gelişen kemik çıkıntısı bunyon (hallux valgus) olarak adlandırılır. Başparmak ikinci parmak yönünde bükülür. Genellikle kalıtımsaldır. Tarak ve parmak kısmı dar ve yüksek topuklu ayakkabı giymek oluşumunu arttırabilir. Bu nedenle ayakkabı seçimi çok önemlidir. Deformitenin ve ağrıların çok arttığı durumlarda cerrahi tedavi gereklidir.
Spor sırasında veya günlük yürüyüş sırasında ayak bileği burkulması nadir değildir. Burkulma sonrası ağrı, şişlik, morarma, eklemde sertlik ve yürüme zorluğu oluşur. Ayağı dinlendirmek, buz uygulaması, bandajlama, ağrı kesici ilaç tedavisi ilk yapılan tedaviler olup bulguların durumuna göre fizik tedavi ve egzersiz tedavilerine başlanır. Ayak bileği burkulmaları kırığa da yol açabileceği için dikkatli bir muayene gereklidir.
Ayakta oluşan travmalar, kırıklar, biyomekanik bozukluklar (taban çökmesi veya yüksek taban arkı gibi) süreç içinde eklem kıkırdaklarında yıpranma ve incelmeye yol açar. Kireçlenme (artroz) olarak adlandırılan bu tablo ayakta en çok ayak başparmağı, ayak bileği ve ayak orta kısmındaki eklemlerde görülür. Kemiklerin koruyucu dokusu olan kıkırdak yapının kaybı hareket sırasında kemiklerin birbirine sürtünmesine ve ağrıya yol açar. Eklem hareketi ve esneklik azalır, yürüme bozulabilir. Ağrı kesici ilaçlar, ayak mekaniğini düzeltmek için ayakkabı içi ortez, yakınmaların arttığı dönemlerde istirahat ve gerektiğinde atel kullanımı, eklem enjeksiyonu uygulanabilecek tedavilerdir. Ayak eklem kireçlenmelerinde fizik tedavi çok önemlidir. Uygun egzersizlerle ayak kaslarının kuvvetini arttırmak, esnekliğini arttırmak ve denge duyusunu güçlendirmek gerekir.
Eklem kireçlenmeleri, bağ yırtıkları, ileri biyomekanik bozukluklar, hallux valgus deformitesi gibi bazı hastalıklarda yapılan tüm tedavilere yanıt vermeyen durumlarda cerrahi tedaviye ihtiyaç duyulabilir.
Ayak ağrısına neden olan bir romatizmal bir hastalık varsa (gut, romatoid artrit gibi), o hastalığa yönelik tedavi yapılmalıdır.
Ayak bileği ve ayak travmaları mutlaka uzman doktor tarafından değerlendirilmeli, kırık veya bağ kopması olup olmadığı saptanmalıdır. Bu tür durumlarda vaktinde iyi bir tedavi yapılmaması ileride kalıcı sorunlara yol açabilir.
Ayak, vücudun ağırlığını taşıyan bir bölge olduğu için varsa aşırı kilolardan kurtulmak gerekir.
Ayağın yapısına ve boyutuna uygun, tabanı iyi ayakkabı seçimi önemlidir. Yüksek topuklu ve burun kısmı dar ayakkabılardan kaçınılmalıdır. Uzun yürüyüş için tabanı şok emici özelliğe sahip spor ayakkabılar giyilmelidir.
Ayak bileği, ayak ve bacak kaslarının esnekliğinin arttırılması ve kasların kuvvetlendirilmesi için uygun egzersizler yapılmalıdır.