SAS Türkiye’nin Satış Yöneticisi Sina Onat, gerçek zamanlı müşteri deneyimi ve anlık sigorta hizmeti sunmanın günümüzde giderek daha fazla konuşulan ve sektörde hızla yaygınlaşan kavramlar haline geldiğini söyledi. “Bu kavramlar, sigorta sektöründe büyük dönüşümü yaratacak ve müşteri memnuniyetini önemli ölçüde arttıracak dönüm noktaları” diyen Onat şöyle devam etti: “Ayrıca bu kavramlar müşteri ihtiyaçlarını odak noktası haline getiren yeni ürün ve servislerin sunulması anlamına da geliyor. Bu ürün ve servislerin hayata geçirilmesi için de verinin kullanımı, makine öğrenimi ve yapay zekâ gibi temel unsurlara sigorta şirketlerinin giderek daha çok önem verdiğini gözlemliyoruz.”
Sina Onat, müşterilerin talepleri, ihtiyaçları, alışkanlıkları gibi bilgilerin yapay zekâ ve makine öğrenimi modellerinin içerisine girdi olarak aktarılabildiğini de belirterek, “Böylece, iletişim kanalı tercihleri tespit edilerek faydalı öngörüler yaratılabiliyor. Ek olarak, müşteriye dokunan her noktada aynı deneyimi sağlayabilmek için farklı kanallardan gelen yapısal olmayan veriler de yapay zekâ modelleri ile analiz edilebiliyor.” dedi.
Ses tanımadan doğal dil işlemeye
Yapay zekânın ses tanıma, görüntü işleme, el yazısı tanıma, doğal dil işleme (NLP), chatbot ile sigorta şirketlerinin işlerini kolaylaştırdığını da aktaran Onat bu konuda sözlerini şöyle sürdürdü: “Açıklamak gerekirse; ses tanıma, çağrı merkezini bildirim için arayan kullanıcılar tanınıp önceliklendirirken, görüntü işleme ile kaza sonrası fotoğraflar çekilip paylaşıldığında hasar büyüklüğü ve tutarı tahmin edilebiliyor. El yazısı tanıma ile kaza bildirim tutanaklarındaki el yazısı metne dönüştürmek mümkün hale gelirken, chatbotlar ve doğal dil işleme ise birlikte kullanıcının sigorta şirketi ile iletişim kurmasını, soru sormasını sağlıyor. Diğer heyecan verici gelişmelerden biri ise nesnelerin interneti ve sensör uygulamaları. Akıllı ev teknolojileri, yeni nesil araçlar riskleri değerlendirme alanında yeni iş modelleri geliştirilmesini ve süreçlerin modernize edilmesini gerektiriyor. Bu dönüşüme uyum sağlayan sigorta firmalarının başarıyla değişimi kucaklayacağına inanıyoruz.”
Yapay zekânın getirdiği değişikliklerin yeni olmadığını ve bir süredir gözlemlendiğini söyleyen Onat, “Bu süreçte iş tanımları gelişiyor ve insan kaynaklarını bu değişime adapte etmemiz, yetkinliklerimizi bu yönde kazanmamız gerekiyor. Çünkü yapay zekâ modellerini, süreçlerini geliştirmeniz için insan kaynağına ihtiyacınız var. Bunun da ötesinde kurumsal kültürümüzü dijital dönüşümün kaçınılmaz bu etkilerine adapte etmemiz çok önemli. Dijital dönüşümün temel bileşenlerinden birini de analitik platform oluşturuyor. Hızlı ve dijital inovasyon için bu analitik altyapının gelişen insan kaynağıyla birlikte şirketlerin dönüşümü için gereken ihtiyaçlarını tam olarak karşılayacağına inancımız tam” şeklinde konuştu.
Veri yönetimi ve ileri analitik uygulamaları
SAS olarak ileri analitik ve yapay zekâ uygulamalarıyla sigorta sektörüne bu verilerden değer yaratmaları ve nesnelerin interneti gibi ileri teknoloji stratejilerini hayata geçirmeleri için destek olmaya hazır olduklarını ifade eden Onat sözlerini şöyle tamamladı: “Her sektörden şirketlerin en önemli önceliği dijital dönüşüm ve biz SAS olarak bunun yaşayan bir süreç olduğuna inanıyoruz. Bizleri etkileyecek değişimin nereden geleceğini kestirmek gerçekten güç ve bu hıza ayak uydurmak için firmalar da etkin bir şekilde süreçlerini yönetmeye, otomotize hale getirmeye odaklanıyor, odak noktalarına da müşterilerini koyuyorlar. İşte tam bu noktada veri yönetimi ve ileri analitik uygulamaları devreye giriyor. Bu uygulamalar sayesinde müşterinizi en iyi şekilde tanımak ve
beklentilerini karşılamak hatta ihtiyaç doğmadan seçenek oluşturabilmek mümkün. SAS olarak daha akıllı ve otomotize uygulamalar sunan yapay zekâ teknolojisine sahip çözümlerimiz sayesinde şirketlerin; suiistimal tespiti, risk yönetimi, pazarlama optimizasyonu, üretim alanında verimliğin arttırılması, perakende sektöründe mağazaların daha akıllı hale getirilmesi gibi verinin olduğu her yerde verimliği arttırmalarına ve yeni iş modelleri geliştirilmelerine yardımcı oluyoruz. Yapay zekâ teknolojilerimiz değişen iş ihtiyaçlarını karşılıyor ve farklı ortamları destekliyor.”